Dolar 35,1981
Euro 36,7471
Altın 2.968,65
BİST 9.724,50
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Sivas 4°C
Karla Karışık Yağmurlu
Sivas
4°C
Karla Karışık Yağmurlu
Paz 4°C
Pts 6°C
Sal 7°C
Çar 6°C

RUSLAR VE COĞRAFYA

22 Ocak 2022 18:49
535
A+
A-

Dünyanın yeni gündemi Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan gerilim. Rusya Ukrayna’ya girecek mi? En çok toprağa sahip olan Rusya Ukrayna’dan ne istiyor? Rus lideri Putin dünyada bu kadar sıkıntılar varken ve Kırım’ı Ukrayna’dan koparıp yeni işgal etmişken, Ukrayna ile bu kadar uğraşmasının sebebi nedir? Putin’e göre Rusların ulusal güvenliği tehdit altındadır. Şaşırır kalırız, daha düne kadar kendi egemenliği altında yaşamış, aynı soydan gelen ve yakın zamanda da bağımsızlığını kazanmış Ukrayna zayıf ve gariban haliyle nasıl oluyor da Rusları tehdit edebiliyor?

 Vladimir Putin komünizm etkisiyle yetiştirilmiş olsa da kendisi iyi bir Ortodoks Hıristiyan’dır. Amerikalı gazeteci Tim Marshall onun için, dualarında inandığı yaratıcısına sormuş olabilir diyor: “Tanrım neden Ukrayna’ya biraz dağ serpiştirmedin?” Ukrayna’nın arazisi alabildiğine düz olmasaydı, Rusya kendisini bu kadar çok tehdit altında hissetmezdi. Bu sadece Putin’in sorunu değil, büyük küçük her ülke için geçerlidir. Ülkesinin coğrafik sıkıntıları her liderin en büyük baş ağrılarından birisidir. Ülkeler neredeyse coğrafi şartların esiri olmuşlardır, liderlerin hareket kabiliyetleri de oldukça kısıtlıdır. İnsanlık tarihinde var olan bir kaide; kabilesini korumak isteyen reis yüksek arazilerde yaşamayı tercih etmişlerdir. 

            Bütüne baktığımızda sadece dağların üstünlüğünden bahsedemeyiz, herhangi bir coğrafi unsur bir diğerinden daha önemli değildir. Kimi yerde düzlükler tehdit iken, kimi yerde dağlar, kimi yerlerde çöller tehdit iken, kimi yerlerde ırmaklar, nehirler, büyük su kaynakları tehdit olmuştur. Ülkemizin uzun yıllar Kuzey Irak’ta ki dağlarda konuşlanmış terör yataklarıyla mücadelesi buna en iyi örnektir. Bizde son zamanlarda yaşadığımız en güzel gelişme doğayla mücadele etmeden düşmanı alt edecek savunma ve taarruz araç ve gereçlerini geliştirip, uygulamaya sokmamız oldu. İnsansız hava araçlarının üretimi, hele bunların birde silahla donatılması aşılmaz dediğimiz birçok dağı aşıp düşmanı ininde yok etmemizi sağladı. Bu gelişmeyle birlikte sadece kendi coğrafyamızda değil, komşu coğrafyalarda da etkimiz artmış oldu. Azerbaycan’ın kazanmış olduğu Karabağ Zaferi’ne yapılan destek buna en büyük örnektir. Rusya, Putin bundan da rahatsız, çok hemde.

Bize sorun olan dağlar dünyanın en kalabalık iki ülkesi olan Çin ve Hindistan’ı birbirinden ayıran doğal bariyerdir. Himalayalar ve Hindikuş dağlarının oluşturduğu muazzam engeller tarih boyunca birbirini hiç sevmeyen, tamamen farklı bu iki ülkeyi yaşayacakları büyük savaşlardan korumuştur. Temennim odur ki Rusya’nın başına Çin bela olacaktır. Rusya’nın Çin’le sınır olduğu uçsuz bucaksın stepler Çinin iştahını kabartmaktadır. Coğrafyanın insanlar ve devletler üzerindeki etkisi o kadar büyüktür ki bununla ilgili ciltler dolusu bilgi mevcuttur. Kısa metinlerle bunları anlatmak mümkün değildir.

Tekrar Rusya’ya dönecek olursak, beş yüz yıllık bir geçmişi olan Rus devleti varlığını sürekli saldırganlık üzerine kurgulamıştır. Moskova Knezliği adlı dağınık yapıyı imparatorluk haline getiren ilk çarları yani namı diğer Korkunç İvan’dır. Her yanı dümdüz olan ve bozkırın hem güneyinde hem doğusunda kendilerini baskı altında tutan Moğol ve Tatar güçlerine karşı savunmadan saldırı durumuna geçerek, çok başarılı bir saldırı taktiğiyle beylik diyeceğimiz knezliğini imparatorluk yaparak, Urallardan daha doğuya, güneyde Hazar Denizi’ne, sonrada Karadenize kadar genişleten Korkunç İvan, Kafkasları bir set gibi kullanarak o taraftan gelen saldırıları da püskürttü.

Rus Çarlığı yani Rusya dün ne ise bugünde aynı, saldırgan yapısını muhafaza ediyor. Coğrafyanın büyük avantajlarından sayılan sıcak denizlere ulaşma emelinden asla vazgeçmeyecektir. Afganistan’a barış ve demokrasi getirme bahanesiyle girmeside bu yüzdendii ama Afgan dağları Ruslara mezar oldu, vazgeçmiş değiller başka bahara bıraktılar. 1725’teki vasiyetinde Deli Petro torunlarına İstanbul ve Hindistan’a olabildiğince yaklaşmalarını önerirken; “buraları yönetenler, dünyanın gerçek hâkimleri olacak. Hem Osmanlı hem de İran’da sürekli savaş çıkarmalı, Basra Körfezine kadar girilmeli, Hindistan’a kadar ilerlenmeli.” diyecek ve Putin dâhil geçmişteki Rus liderler bu vasiyete uyacaklardır.

            Ukrayna öyle yada böyle Rus ayısının eline geçecek ve geçmişte olduğu gibi her yerde karşımızda olmaya devam edecekler, Suriye’de, Libya’da olduğu gibi.   Deli Petrolara fırsat vermemek için çok uyanık olmamız şart. Sahip olduğumuz coğrafya dünyanın en gözde coğrafyalarından biridir. En eski uygarlıklara beşiklik etmiş bu cennet vatanımızı gözümüz gibi korumak zorundayız.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.